Çalışmanın amacı; Crosspom pekiştirme apareyinin klinik güvenilirliğini
değerlendirmek ve apareyin mekanik özelliklerini, çeşitli laboratuvar testleri ile
incelemektir. Çalışmada, Crosspom pekiştirme apareyi yerleştirilmiş 46 hastanın arşiv
kayıtları kullanılmıştır. Apareyde meydana gelmiş olan başarısızlıkların oranı, yeri, tipi
ve olası nedenleri irdelenmiştir. Hastaların tedavi öncesi, tedavi sonrası, pekiştirme
döneminin altıncı ayı ve en az 12 ay sonrasına ait alçı modellerde; overjet, overbite ve
alt-üst kaninler arası mesafe ile düzensizlik indeksi ölçümleri yapılmıştır. Ortalama 12,4
aylık gözlem süresince, alt çenede %19,6, üst çenede %21,7 oranında başarısızlık
belirlenmiştir. Overjet, overbite, alt ve üst düzensizlik indeksi ve üst kaninler arası
mesafe değerlerindeki zamana bağlı değişimler, istatistiksel olarak anlamlı
bulunmazken, tedavi sonuna göre tedavi sonrası altıncı ayda, alt kaninler arası mesafe
ölçümlerinde görülen artışlar, istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur.
Çalışmanın ikinci basamağında; Crosspom ile Penta-one; çekme, basma ve yer
değiştirme testleri ile kıyaslanmıştır. Crosspom’un esnekliği, Penta-one’a kıyasla
istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksektir. Penta-one telde başarısızlığa sebep olan
kuvvet ortalamaları, Crosspom’a kıyasla istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksektir.
Pekiştirme apareylerinin, vertikal ve labio-lingual yönde 0,2 mm yer değiştirmesi
sonucu kuvvet ortalamaları, Penta-one telde Crosspom’a kıyasla istatistiksel olarak
anlamlı düzeyde yüksektir. Crosspom pekiştirme apareyi, daha esnek olması sebebiyle
fizyolojik diş hareketlerine daha iyi uyum gösterebilmektedir. Crosspom pekiştirme
apareyinin mukavemeti Penta-one tele kıyasla daha düşüktür. Diğer yandan Penta-one
telin tedavi sonrasında istenmeyen diş hareketleri üretme olasılığı Crosspom’a kıyasla
daha yüksektir. Ön bölgede seviyelemenin sürdürülmesi ve sağkalım oranı ile ilgili
bulgularımız, Crosspom’un sabit pekiştirme apareylerine alternatif olarak
önerilebileceğini göstermektedir
The aim of the study was to evaluate the clinical reliability of the Crosspom
retainer and to examine the mechanical properties of the appliance with various
laboratory tests. In the study, archive records of 46 patients with Crosspom retainer
were used. The rate, place, type and possible causes of failures have been examined. In
plaster models of patients before treatment, after treatment, at the sixth month and at
least after 12 months of the retention period; overjet, overbite, distance between upper
and lower canines and irregularity index measurements were made. During the mean
12,4 months of observation, Crosspom retainer had 19,6% failure rate in the lower jaw
and 21,7% in the upper jaw. While the time-dependent changes in overjet, overbite,
upper and lower irregularity indexes and in the distance between the upper canines were
not statistically significant, the increases in the distance between the lower canines were
statistically significant at the sixth month after treatment compared to the end of the
treatment.
In the second step of the work; Penta-one wire with Crosspom retainer is
compared with tensile, debonding and displacement tests. Crosspom's flexibility is
statistically higher than Penta-one. The force averages that cause Penta-one wire failure
are statistically significantly higher than Crosspom. The force averages of 0,2 mm
displacement produced in the vertical and labio-lingual directions of reinforcement were
statistically significantly higher in Penta-one wire than Crosspom. The Crosspom
retainer can be better adapted to physiological tooth movements by being more flexible.
The strength of the Crosspom is lower than the Penta-one. On the other hand, Penta-one
is more likely to produce unwanted posttreatment tooth movements than Crosspom. Our
findings regarding maintain alignement in the anterior region and survival rate suggest
that the Crosspom retainer may be offered as an alternative to fixed retainer.