Bu araştırmada Kardiyovasküler hastalığı (KVH) bulunan ve bulunmayan
çocuklarda ağız diş sağlığı durumunun ve Temporomandibular eklem (TME) hastalık
semptom ve bulgularının karşılaştırılması amaçlanmıştır. Bu amaçla; Kocaeli
Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalı’na başvuran KVH bulunan 6-18
yaş arası 295 çocuk (148 kız, 147 erkek) ve Kocaeli İl’indeki okullarda öğrenim gören
ve herhangi bir sistemik rahatsızlığı bulunmayan benzer yaş aralığındaki 295 çocuk
(147 kız, 148 erkek) araştırmaya dahil edildi. Araştırma çocuklarda; anket formunun
uygulanması, TME muayenesi, ağız içi muayene ve oral hijyenin değerlendirilmesi
olmak üzere 4 aşamada gerçekleştirildi. Gruplar arasında TME hastalıklarını işaret eden
semptom ve bulguların varlığı yokluğu açısından iki grup arasında anlamlı bir fark
bulunamazken (p>0,05), klinik bulgulardan; ‘klik sesi varlığı’ ve ‘deviasyon varlığı’,
KVH bulunan grupta yüksek bulundu (p<0,05). Çocukların büyük çoğunluğunda (KVH
grubunun %84,1’i; kontrol grubunun %88,5’i) en az 1 parafonksiyonel alışkanlığı
varlığı tespit edildi. Tüm dentisyon verileri birlikte değerlendirildiğinde, KVH
grubunun DMFT ve dmft indeks değerleri sırasıyla 3,58 ± 3,16, 3,84 ± 3,32 olarak
tespit edilirken, kontrol grubunda bu değerler 3,86 ± 3,27, 4,36 ± 3,20 olarak bulundu.
Gruplar arasında her 2 indeks değeri için anlamlı bir farklılık gözlenmedi (p>0,05).
KVH hastalığı bulunan ve bulunmayan çocuklar arasında TME hastalıkları semptom ve
bulguları açısından önemli farklılıklar bulunması TME hastalıklarının multifaktoriyel
etyolojisi de göz önünde bulundurulduğunda üzerinde daha çok araştımalar yapılması
gereken bir konu olduğunu açıkça göstermektedir.
This study aimed to compare the oral - dental health status and the prevalence of
Temporomandibular disorders (TMDs) among children with or without Cardiovascular
disease (CVD). For this purpose, 295 children (148 girls, 147 boys) with CVD between
the ages of 6-18 who applied to Cardiology Department of Kocaeli University Faculty
of Medicine and 295 similar aged children who were student in Kocaeli without CVD
(147 girls, 148 males) were included in the study. The study was carried out in 4 stages
including questionnaire, Temporomandibular joint examination, oral examination and
evaluation of oral hygiene. While there was no significant difference between the two
groups about the presence of symptoms and findings indicating TMDs (p>0,05),
'clicking' and 'deviation' indicating the clinical findings of TMD were significantly
higher in children with CVD (p<0,05). The vast majority of participants reported at least
one parafunction (84,1% of CVD group; 88,5% of control group). The DMFT / dmft
values were found as 3,58 ± 3,16 / 3,84 ± 3,32 and as 3,86 ± 3,27 / 4,36 ± 3,20 in the
children with CVD and without CVD, respectively. There was no statistically
significant difference between the two groups for each index value. Finding the
difference in signs and syptoms of TMD between groups clearly demonstrates that
additional comparative studies are needed on the TMDs which have multiple
aetiological factors.
