Çalışmamızın amacı, sadece kanin dişlere yapıştırılarak kullanılan iki farklı lingual
retainer telinin uzun dönem stabilite açısından etkinliğinin ve diş eti sağlığı açısından
etkilerinin karşılaştırılmasıdır. Örneklemimiz, ortodontik tedavi sonrası 0.019”x0.026”
(Grup I) veya 0.032” (Grup II) CoCrNi retainer teli uygulanmış ve en az bir yıldır
retansiyonda olan hastalar arasından seçilen toplam 26 kişiden oluşmaktadır.
Hastalardan tedavi öncesi (T0), tedavi sonrası (T1) ve klinik ölçümlerin yapıldığı tarihte
(T2) elde edilen alçı modeller üzerinde intermolar genişlik, interkanin genişlik,
intermolar derinlik, interkanin derinlik ve irregülarite indeks ölçümleri yapılmıştır.
Değerlendirilen klinik ölçümler ise plak indeksi, gingival indeks, sondlanabilir cep
derinliği, oral hijyen indeksi, retainer teli üzerindeki plak ve diş taşı indeksleridir.
Yapılan istatistiksel analizlerde, intermolar genişlik değişimleri bakımından gruplar
arasında ve grup içinde, T0, T1 ve T2 dönemleri arasında anlamlı fark olmadığı
görülmüştür. Grup içi interkanin genişlik ölçümlerindeki değişimler istatistiksel olarak
anlamlı fark göstermezken; gruplar arasında T0 değerleri bakımından anlamlı fark
bulunmuştur. İntermolar derinlik değerleri gruplar arasında T1 ve T2 dönemlerinde
istatistiksel olarak anlamlı farklılık göstermiştir. Bu parametre bakımından grup içi
değerlendirmelerde de anlamlı farklar saptanmıştır; Grup I’de T0-T1 arasındaki
değişiklik anlamlıyken, Grup II’de T1-T2 arasındaki değişiklikler istatistiksel olarak
anlamlı bulunmuştur. İnterkanin derinlik bakımından T0’da gruplar arasında istatistiksel
anlamlı fark gözlenirken, bu parametre, retansiyon döneminde her iki grupta da
artmıştır. İrregularite indeksinde, gruplar arasında hiçbir dönemde istatistiksel olarak
anlamlı farklılık bulunamamıştır. T1-T2 arasında Grup I’de artış olurken Grup II’de
değişmemiştir. Plak indeksi skorları bakımından, interdental vestibül yüzey bölgesi
haricinde gruplar arasında anlamlı bir fark gözlenmemiştir. Sondlanabilir cep derinliği
açısından, vestibül yüzey hariç her yüzeye dair skorlarda gruplar arasında anlamlı
farklar bulunmuş, fakat hiç bir hastada patolojik cep derinliğine rastlanmamıştır.
Gingival indeks skorları veya retainer teli üzerindeki plak ve diştaşı birikimi skorları
açısından gruplar arasında anlamlı bir fark bulunamamıştır. Sonuç olarak,
örneklemimizde, sadece kanin dişlere yapıştırılan farklı retainer tellerinin stabilite ve diş
2
eti sağlığı açısından benzer özellikler gösterdiği görülmüştür. Ancak sonuçlar, vaka
sayılarının gruplar arasında fark gösterdiği ve sayıca az olduğu dikkate alınarak
yorumlanmalıdır. Bu dezavantajlar giderilerek yapılacak yeni çalışmalara ihtiyaç vardır.
The aim of our study is to compare the efficacy of two different lingual retainer wires
bonded to only canine teeth, used for in terms of long-term stability and gingival health.
Our sample consisted of a total of 26 patients who were treated with 0.019 "x0.026"
(Group I) or 0.032 "(Group II) CoCrNi retainer after orthodontic treatment and who
were retained for at least one year. Intermolar width, intercanine width, intermolar
depth, intercanine depth and irregularity index were measured on plaster models
obtained before treatment (T0), after treatment (T1) and at the time of clinical
measurements (T2). Clinical assessments include plaque index, gingival index, probing
pocket depth, oral hygiene index, plaque and calculus indexes on the retainer. In the
statistical analyzes performed, it was found that there was no significant difference
between the periods of T0, T1 and T2 in terms of intermolar width changes between the
groups and within the group. While the changes in intragroup intercanine width
measurements did not show statistically significant difference; there was a significant
difference between groups in terms of T0 values. Intermolar depth values showed a
statistically significant difference between groups during T1 and T2 periods. Significant
differences were also found in intragroup evaluations in terms of this parameter;
changes in T0-T1 in Group I were significant, while changes in T1-T2 in Group II were
statistically significant. While there was a statistically significant difference between the
groups at T0 in terms of depth of intercanine, this parameter increased in both groups in
retention period. There was no statistically significant difference in irregularity index
between the groups. There was a increase in Group I while there was no difference in
Group II between T1 and T2. Regarding the plaque index scores, there was no
significant difference between the groups except the interdental vestibule surface area.
In terms of the depth of the pocket, there were significant differences between the
groups on each surface except for the vestibule surface, but no pathological pocket was
found in any patient. No significant difference was found between the groups in terms
of gingival index scores or plaque and dental calculus scores on the retainer. As a result,
in our sample, different retainer wires bonded to only the canine teeth showed similar
stability and gingival health characteristics. However, the results should be interpreted
4
in the light of the fact that the number of cases differs between the groups and is small.
There is a need for new studies to be done by eliminating these disadvantages