Finansal piyasalarda meydana gelen gelişmelerle birlikte tüketim ve buna bağlı olarak da üretimde artışlar meydana gelmektedir. Artan tüketim, üretimin artmasını desteklerken finansallara erişimi olmayan bireyler arasında sosyo-ekonomik eşitsizlikler oluşturmaktadır. Aynı zamanda artan tüketim, üretim ve bununla beraber sanayinin artması çevre kirlilikleri ve karbon emisyonu gibi olumsuzlukları da beraberinde getirmekte, sağlık alanında çeşitli problemlere sebep olmaktadır. Tüm dünyada yaşanan olumsuzluklar sürdürülebilirlik kavramının gündeme gelmesini sağlamış bu sebeple Birleşmiş Milletler, Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri belirlemiştir. Bu hedefler doğrultusunda Birleşmiş Milletler, küresel açıdan insanların kirlettiği dünyayı yine insanların düzeltmesiyle mümkün olacağına inanarak 2030 yılı hedefli çalışmalar başlatmış ve tüm dünya ülkelerinin bu hedefler doğrultusunda bozulan dengenin tekrar sağlanması için çalışmalar yapmalarını sağlamaktadır. Bu amaçla bu çalışmada, finansal sistemlerin gelişimi dünya ve Türkiye düzeyinde incelenmiş, sürdürülebilir kalkınma hedefleri doğrultusunda Türkiye'nin performansı raporlarla sunularak karbon emisyonu gelişimi incelenmiştir. Aynı zamanda finansal gelişme ile CO2 emisyon hacmi arasındaki ilişki ampirik bir çalışma ile Türkiye açısından incelenerek desteklenmektedir. Bu amaçla, 1960-2018 yılları arasında Türkiye'nin CO2 emisyonu üzerinde banka kredilerinin ve diğer kontrol değişkenlerinin etkisi araştırılmaktadır. Sonuçlar banka kredilerinin, diğer değişikler yanında, CO2 emisyonun artmasına sebep olduğunu göstermektedir. Türkiye'de ve Dünya'da sürekli artan finansallaşma ile CO2 emisyonun genişlemesinin devam etmesinin yasadığımız iklim krizi zamanlarında üzerinde çok düşünülmesini gerektirmektedir. Anahtar Kelimeler: Finans, Finansal Gelişme, Bankacılık, Sürdürülebilir Kalkınma, Karbon Emisyonu, Türkiye
The development and expansion of financial markets has facilitated ever-increasing consumption production. Increased consumption supports increased production while creating socio-economic disparities among individuals who do not have access to financial means. At the same time, increasing consumption, production, and increased industrial expansion have led to increased environmental deterioration, pollution, and carbon emissions, threatening the sustainability of life for humans and all creatures. The adverse consequences of modern life worldwide have brought the concept of sustainability to the agenda. As a result, United Nations initiated Sustainable Development Goals (SDGs) as a responsibility for all the countries. In line with these goals, the United Nations, believing that it is the responsibility of humankind to fix the world that they have polluted globally, started the 2030 agenda with SDGs to ensure that all countries work to restore the disruption caused in the world in line with these goals. Therefore, in this study, the development of the financial system is explored in the world and Turkey. In addition, the performance of Turkey concerning sustainable development goals (SDGs) in general and carbon emission, in particular, is presented. Furthermore, the relationship between financial development and CO2 emission volume is empirically analysed to support the argument put forward in this study. Thus, in the empirical research, the impact of bank loans and other control variables on Turkey's CO2 emissions is examined for the 1960-2018 period. The findings show that bank loans, among other variables, cause an increase in CO2 emissions. With the ever-increasing financialization in Turkey and the world, the sustained expansion of CO2 emissions requires effective policymaking in the times of the climate crisis we experience. Keywords: Finance, Financial Development, Banking, Sustainable Development, Carbon Emission, Turkey