Amaç: Afetlerde görev yapan psikososyal müdahale çalışanlarının (sosyal çalışmacı, psikolog ve çocuk gelişimci) bireysel olarak afetlere hazırlık düzeylerinin, olası afet durumlarına karşı aldıkları önlemlerin, afetlerle ile ilgili tutumlarının değerlendirilmesi ve afetlere yönelik aldıkları eğitimlerin davranışlarında yarattığı değişikliklerin araştırılması amaçlanmıştır. Yöntem: Kesitsel tipte planlanan araştırmaya kamu kurumları ile kamu kurumları dışında aktif görev yapan 283 psikososyal müdahale çalışanı katılmıştır. Araştırmacı tarafından Google Formlar uygulamasıyla hazırlanmış sosyodemografik özelliklerin ve afete hazırlık konularındaki bilgi ve tutumların sorgulandığı 21 soruluk "Bilgi Toplama Formu" ile Tezgider ve ark. (2013) tarafından oluşturulan 53 soruluk "Afete Hazırlık Anketi" katılımcılara elektronik ortamda gönderilmiştir. Tanımlayıcı analizler sayı, yüzde, ortalama, standart sapma, ortanca, 25 ve 75 çeyreklik, minimum ve maksimum değerleri ile karşılaştırmalar ise Mann Whitney-U Testi, Kruskal Wallis Testi, Yates ve Pearson Ki Kare Testleri, Spearman Korelasyon Testi analizlerinin sonuçları ile verilmiştir. Bulgular: Katılımcıların yaş ortalaması 32,1±6,08 yıldır. 172'si (%60,8) kadın, 111'i (%39,2) erkektir. 155'i (%54,8) psikolog, 87'si (%30,7) sosyal çalışmacı, 41'i (%14,5) çocuk gelişimci olan katılımcıların %46,3'ü afet veya olağan dışı bir durum yaşamış, %32,2'si afetlerde görev almıştır. %84,1'i afetlere yeterince hazır olmadığını, hazırlık durumlarını yeterli bulmayanların da %40,3'ü önlerindeki üç ay içerisinde hazırlık yapma niyetlerinin olmadığını belirtmiştir. %92,9'u afetlerden korkmasına, %65,9'u önlem almak için ne yapması gerektiğini bilmesine ve %77,7'si afete hazırlanmak için zaman bulabilmesine rağmen hazırlık yapmamaktadır. Sonuç: Çalışmamıza katılan psikososyal müdahale çalışanlarının bireysel olarak afetlere hazırlık düzeyleri oldukça düşüktür. Katılımcıların afet/olağan dışı durumları yaşamaları ve afetlerde görev almaları afete hazırlık düzeylerini etkilememiş, hazırlık yapmaları için onları harekete geçirmemiştir. Bu durum var olan risklerin kendi başlarına gelmeyeceğini düşündükleri ve hazırlık yapma görevini afetlerde görevli kurumlara aktardıkları varsayımlarıyla açıklanabilir.
Objective: Aimed to examine psychosocial intervention employees' (social worker, psychologist and child development specialist) preparedness levels for disasters, the precautions they are taking in response to possible disasters, evaluation of their manner towards disasters, and how their prior education about managing disasters affects their attitude. Method: 283 psychosocial intervention employees who are active in public institutions and non-public institutions participated in the cross-sectional type research. The "Information Collection Form", consisting of 21 questions, was prepared by the researcher through using Google Forms, which questioned sociodemographic characteristics and knowledge about attitudes on disaster preparedness, and the "Disaster Preparedness Survey", consisting of 53 questions, prepared by Tezgider et al. (2013) was sent to the participants electronically. Descriptive statistics were analyzed with number, percentage, average, standard deviation, median, 25 and 75 quartiles, minimums and maximums values, comparisons between groups with Mann Whitney-U Test, Kruskal Wallis Test, Yates and Pearson's Chi-Square Test, and relationships with Spearman Correlation Test. Results: The average age of participants were 31,2±6,08 years. 172 of them (60,8%) were women and 111 of them (39,2%) were men. 155 of the participants (54,8%) were psychologists, 87 of them (30,7%) were social workers, and 41 of them (14,5%) were child development specialists. 46,4% of the participants never experienced a disaster or an extraordinary situation, 32,2% of the participants took an active role in responding to disasters. 84,1% of the participants responded that they are not prepared enough for an upcoming disaster, and 40,3% of them indicated that they don't have any intentions to make preparations. Even though 92,2% of them were afraid of disasters, only 65,9% of them precisely knew what precautions to take, and 77,7% of them indicated that even if they have time to be prepared, they consciously choose not to do it. Conclusions: Psychosocial intervention employees who participated in this research showed significantly low preparedness levels. The fact that participants experienced disaster/ extraordinary situations and took part in disasters did not affect their level of disaster preparedness, nor did it mobilize them to prepare. This can be explained by the assumption that they believe that the existing risks will not come on their own and that they transfer the task of preparing to the institutions responsible for disasters.