Amaç: Torakotomi cerrahisi; ağrılı bir prosedür olup birçok hastalığının tedavisinde kullanılmaktadır. PVB torakotomi cerrahisi sonrası analjezinde kendini ispatlamış bir rejyonal anestezi tekniği olup ESPB da birçok cerrahi prosedür de kullanılan yeni bir fasyal plan bloğudur. Çalışmamızda torakotomi cerrahisi sonrası PVB ile ESPB uygulanan hastaların postoperatif opoid tüketimlerini karşılaştırmayı hedefledik. Gereç ve yöntem: Etik kurul onayı ve bilgilendirilmiş hasta onamı alındıktan sonra çalışmamıza; ASA I-II-III, 18-75 yaş arası elektif torakotomi cerrahisi geçirecek 48 hasta dahil edildi. Çalışmaya katılmayı kabul eden hastalar çevrimiçi sunulan bilgisayar destekli randomizasyon programı (https://www.randomizer.org) kullanılarak iki gruba ayrıldı. Tüm hastalar operasyondan yaklaşık 1 saat önce ameliyathaneye getirildi ve sinir bloğu uygulama alanına alındı. Standart monitörize edilen hastalara 20 gauge kanül ile damar yolu açıldı ve 0.03 mg.kg-1 midazolam ile 50 µg fentanil yapıldı. Her iki blokta T4 seviyesinde % 0,5 20 mL bupivakain ile yapıldı. Uygulacılar tarafından blok uygulama kolaylığı değerlendirildi. Ameliyat odasına alındıktan sonra tüm hastalara standart anestezi monitörizasyonu uygulandı. Hastaların intraoperatif remifentanil tüketimleri ve hemodinamik parametreleri takip edildi. Hastaların postoperatif dönemde Numerik derecelendirme skalaları, HKA ile postoperatif morfin tüketimleri, bulantı kusma şikayetleri, 24 saatlik süreyle kaydedildi. Bulgular: Demografik veriler açısından gruplar arasında fark tespit edilemedi. Postoperatif ilk 24 saat opioid tüketimin PVB grubunda ESPB grubuna göre istatiksel olarak anlamlı şekilde düşüktü (sırasıyla 16,2 ve 19,2 mg) (P<0.05). Her iki grupta da dinlenirken ve öksüsrken NRS benzerdi. ESPB'nun PVB'a göre uygunalabilirliği anlamlı olarak düşüktü (P<0.05). ESPB grubunda postoperatif bulantı kusma PVB grubuna göre daha fazla görüldü. Hematom, LAST ve pnömotoraks görülmedi. Sonuç: Torakotomi cerrahisi geçiren hastalarda PVB ve ESPB benzer analjezik etkinlik sağlamış olup ESPB uygulama kolaylığı hemodinamik olumsuz etkilerinin daha az olması ve daha az komplikasyon riski nedeniyle torakotomi cerrahisi sonrası analjezi yönetiminde PVB iyi bir alternatif olduğunu düşünmekteyiz.
Thoracotomy surgery is a painful procedure and used in the treatment of many diseases. PVB is a proven regional anesthesia technique for analgesia after thoracotomy surgery and ESPB is a new fascial plane block used in many surgical procedures. In our study, we aimed to compare the effect of PVB and ESPB regarding to postoperative opioid consumption of patients who underwent thoracotomy surgeries. Materials and methods: After obtaining ethics committee approval and informed patient consent; ASA I-II-III, 48 patients aged between 18-75 years who undergo elective thoracotomy surgery were included. Patients who agreed to participate in the study were divided into two groups using the computer-assisted randomization program (https://www.randomizer.org) available online. All blocks were performed approximately 1 hour before the surgery in the block room. Intravenous access was established with a 20-gauge cannula and 0.03 mg.kg-1 midazolam and 50 µg fentanyl were administered to the patients who were followed up with standard monitoring. Both blocks were performed with 0.,5 % 20 mL bupivacaine at the T4 level. The ease of application of the block was evaluated by the practitioners. Standard anesthesia monitoring was applied to all patients after they were taken to the operating room. Intraoperative remifentanil consumption and hemodynamic parameters of the patients were monitored. Numerical grading scales, PCA and postoperative morphine consumption, nausea and vomiting complaints of the patients in the postoperative period were recorded for 24 hours. Results: There was no difference between the groups in terms of demographic data. Opioid consumption in the first 24 hours postoperatively was statistically significantly lower in the PVB group than in the ESPB group (16.2 mg vs 19.2 mg) (p<0.05). NRS at rest and cough was similar in both groups. The suitability of ESPB compared to PVB was significantly lower. (p<0.05) Postoperative nausea and vomiting was more common in the ESPB group than in PVB. Hematoma, LAST and pneumothorax were not seen. Conclusion: PVB and ESPB provided similar analgesic efficacy in patients who had undergone thoracotomy surgery, and we think that PVB is a good alternative in analgesia management after thoracotomy surgery, due to ease of application, less hemodynamic adverse effects and less risk of complications.